Dolmuş

 Dolmuşa binmek bence çok ilginç birşey 🙂

Bizim güzide semtimiz Gazimahallesi’nden sadece Eryaman Dolmuşları, Batıkent otobüsleri geçtiği için genelde şen şakrak oluyor yolculuklar.

Okuldan eve giderken bazen Bahçeli’den Beşevler’e yürüyorum, oradan biniyorum dolmuşa, ya da Sıhhiye’den. Geçen gün Sıhhiye’den bindim, tıklım tıklımdı. Önce kaptan şoförümüz köprü çıkışında eğilmemizi istedi, ama ne mümkün! :)) Bırak eğilmeyi adım atacak yer yoktu, kucak kucağa oturanlar birbirinin ayağına basanlar oldu.

Eğilme faslından sonra teyzeciğimin birisi bozuk para üstünü beğenmedi.

– Şoför Bey!! Şoför Bey bakar mısınız lütfen? Bunlar eski para ben yenisinden rica edeyim lütfen.
– Yaeevvv ablacım şşimidi ben nirden bulayım yeni para eski para. Biz de sizden alıyok yani
– Ama sabah kabul etmediler ben gene dolmuşla geldim. Hem bunlar kalktı tedavülden. (Tedavül müydü ayol Serpil?) Lütfen rica ediciğiim
– Tamem abla yaevv, ne gadderdi sizin para üstü ?
– 150 kuruş
– Hayyret bişşey yaevv, gadının 150 kuruş için çıkardıı naneye bak!

En arkalardan yaşlı bir amca:
– Kaptaan kaptan, azcıcık önüne bak da 150 kuruş için canımızdan olmayalım şimdi
– (Yanındaki tanımadığı adama döner) Öyle değil mi kardeş? Şurada iki adım yol gideceğiz derken..
– ??%&&^/ (Yandaki adam sallamaz)
– Gerçi benim yolum daha uzun, taa Eryaman’a gideceğdim ben..
– Hıııı

Bu arada yaşlılardan birisi hala oturan ve kulaklığın sesini sonuna kadar açmış genç bir delikanlıya “cık cık cık”layarak bakmaktadır.

Dolmuşta yer verme olayı da çok ilginç değil mi? Bence yer vermek başlı başlına bir sanat. Bizzat başıma gelmiştir:

– Buyrun teyzeciğim, siz oturun
– Aaa ne teyzesi oğlum, ben o kadar yaşlı mıyım? otur sen otur

– Buyrun teyzeciğim, siz oturun
– Yok gerek yok
– (Ben, ayağa kalkmış şaşkın halde, tekrar yerime otursam bir türlü oturmasam bir türlü)
– Buyrun teyzeciğim, siz oturun ben Gazimahallesi’nde ineceğim zaten
– Ben de Gazimahallesi’nde ineceğim oğlum.
– (Dumur)

– (Teyze gelir, yanımda ayakta dikilmektedir)
– (Ya şimdi kalksam mı, ayıp oldu şimdi ama kalkmam lazım, gerçi arkada da yer var oraya otursa ya. Belki de oradaki adamdan rahatsız olmuştur. Yok yok en iyisi kalkayım ben. Ama biraz da inecek gibi şimdi gene şey gibi kalmayayım? Üff şimdi 5 dakikadır da yanımda bunca saatten sonra kalksam da garip olucak neden başta kalkmadım ki acaba? Peki neden hala kalkmıyorum?) – Buyrun teyzeciğim, siz oturun
– Sağol evladım. İstersen ver kitaplarını tutayım?
– Çok teşekkür ederim. ( Yer vermeden de kimse kitabını tutayım demez, bu bir nevi karşılıklı ahlaki, etik alış veriş olmuştur nitekim).
– Nerede okuyorsun sen? Aaa benim kızım da orada..

Dolmuştaki kritik noktalardan biri de babamın beni küçüklükten beri paranoyaya sürüklediği cüzdan mevzuudur. Ayaktayken aklım cüzdanımda olur. Arada popo kaslarını oynatmak suretiyle yerinde olduğundan emin olunması zorunludur. Çünkü mazallah dolmuşta kapkaççı olabilir. Ya da en güzeli montun/ceketin iç cebine koymaktır, genelde ben öyle yapıyorum.

Otobüslerde bir de paso kısmı var dolmuşa ek olarak.

– Paso var mı?
– Ehmm öğrenci kartı geçiyor mu acaba? (Geçmediğini bile bile)
– Yok
– Hımm ama öğrenci kartı da öğrenci olduğumun bi ispatı değil mi? (Umut fakirin ekmeği)
– Arkadaşım paso göstermek zorunlu. Bak burada da yazıyor.
– Peki abi bi tam al sen

– (Uzatılan 1 lira 10 kuruş. Öğrenci parası, kuruşu kuruşuna)
– Paso var mı?
– Yok. O zaman şu 50 liradan alıverin
– Tamam neyse bu seferlik öğrenci ver bakalım

Dolmuşta en sevdiğim kısım da inmeye yaklaştığımız o andır. Bir keresinde “Kaptan müsait bi yerde!” diye bağıran adamı azarlayan bir şoför görmüştüm.

– Kaptan gemide olur efendim, lütfen böyle tabirler kullanmayalım.

Ben müsaitten se uygun’u kullanmayı daha güzel buluyorum. Ama şimdiye kadar doğru dürüst anlayabilen bir şoför görmedim. Bir dahakine deneyin, “Uygun bir yerde inecek var” deyin. Müsait kelimesinin kullanmadığınız içindir ki”Efendim abicim?” gibi bir cevapla karşılaşabilirsiniz. Hatta “Nerde nerde?” gibi bir soru bile gelebilir. Ama çoğunlukla göreceğiniz karşılık sessizlik, duymamazlıktan gelme olacaktır. Israrla sorun

– Uygun bir yerde durabilir misiniz?

-“Hoop kaptan yol ağzında”, “Müsait bi yerde” değil, uygun.

İlerleyelim ilerleyelim, sağlı sollu şekilde arkadaşlar.. Camlara dönerek lütfen 🙂

 

2 yorum:

 

Oğuz Kaya dedi ki…

Dostum Resat Nuri Guntekin/Anadolu Notlari tadinda bir yazi olmus. Eliye saglik.

12 Ocak 2010 12:10

leylak dedi ki…

dolmuşta yer çekişmesi ben işte ya!!! zira sinirliysem kendi çaplarında yer vermeye kalkan bilimum 20-30yaş arası erkek grubunu itinayla benzetiyorum “nie ben ayakta duramıyo muyum, sakat mıyım?!”die. yakında fişlenicem zaten =P ama ver tabii yer yaşlılara elma şekeri, kabul etmeseler de;)

not: biyokimya finali var ama çalışmak dışında her şeyi yapıyorum yine gördüğün üzere =P

20 Ocak 2010 23:52

1 Comment

  1. Kaptan lafina icerlenen adam beni benden aldi 🙂 Ne denmesini istiyomus peki? Sofor mu? Bence kaptan cok daha havali degil mi? 🙂

Leave a Reply

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.