Bekleriz dostlar… İki buçuk adet türkü söyleyeceğim.
Zülüf Dökülmüş Yüze.
Eskileri hatırlatan, hüzünlendiren bi türkü. Neşet Abimiz gibi olmasa da kendimizce deneyeceğiz bakalım. Sonunda sesimin çok pes kaldığını düşünüyorum, umarım bir aksilik olmaz.
Çekemedim Akça Kızın Göçünü
Söylemeyi en çok sevdiğim türkü. Sanırım sesime de en iyi giden türkülerden (aralık olarak). Yolver bana çubuk beli kısmın da boğazım düğünmleniyor bazı bazı. Aslında söylemek epey zor, fakat biz zoru severiz.
Dut Ağacı Boyunca
Bu türkünün de şu sıralar özel bir anlamı var benim için. Esra’ya nakaratlarda eşlik edeceğim sadece. Benim balam aybalam, körpe balam aybalam.
İşte Gidiyorum Çeşm-i Siyahım
Hep siyah saçlar canlanırdı gözümde, meğerse çeşmi siyahım kara gözlüm demekmiş… Eray’a eşlik edeceğim… Aramıza dağlar sıralansa da…
Evlerinin Önü Mersin‘i de, yani Çağrı’nın deyimiyle Fatmagül’ün türküsünü de söyleyecektim ama bu seferlik beceremedik. Belkim daha sonraki konserlere.
Not: Afiş de benim tasarımım…